Mustafa SEVİM


YANLIŞ TOPA GİRDİN SADETTİN!


Geçtiğimiz hafta İnegöl Ticaret ve Sanayi Odası seçimleri tamamlandı ve otuz küsür yılın ardından son girdiği seçimi kaybeden Metin Anıl, Başkanlık koltuğunu Yavuz Uğurdağ´a kaptırdı.
Süreç ilgililerince iyi bilindiğinden çok detayına girmeyeceğim fakat ‘İnegöl´ün Sesi´ isimli web yayıncısı Sadettin Tamer ses getiren bir yazı kalem aldı.
Yazının ardından kendi ifadesiyle Sadettin´i 50 kişi aramış.
Arayanlar içerisinde kendisini tebrik eden de olmuş, böyle eleştirileri neden yapıyorsun ekmeğinden olursun gibi uyaranlarda olmuş.
Peki Sadettin´in yazısında ne varmış ki bu kadar karşılıklı uç tepkiler almış.
(Ara not)
Ve Sadettin´in Gazeteci dediği abisinden de tuhaf bir salvo gelmiş. Gazeteci abisi Sadettin´e ‘her şeyin bir zamanı var yeri geldiğinde güzelce bırakmak lazım´ demiş.
Bak sen şu gazeteci abiye.
Bu gazeteci abi Olay gazetesi temsilciliğini kaptırmamak için dönemin İnegöl Ak Parti İlçe Başkanı Bülent Temelli ve Bursa Milletvekili Sedat Kızılcıklı´yı devreye sokarak baskı kurdurmak suretiyle ‘güzelce bırakmayı´ becerememişti ne hikmetse.
Hikmetse derken aklıma Hikmet Başkan geldi.
Sağ olsa da konuşsa diyesim de geldi.
Neyse bu konuda bu isimleri ben o dönemin meşhur ifadesi gibi ‘Allah´a havale ettim..
Gelelim Sadettin´in yazısına..
İşte Sadettin´inin yazısı;
Geçtiğimiz gün modefin açılışından sonra gazeteci S.O ağabeyimle güzel bir hasbihal ettik. Sohbet gazetecilik üzerine oldu.Bu bu mesleği 40 yıl dolu dolu yaptığını ve hayatta ne olursa olsun her şeyin bir zamanı olduğunu yeri geldiğinde güzelce bitirmek gerektiğini anlattı.
Evet Neden bunu anlattım size; 31 yıl hizmet veriyorsunuz, son seçimlerde son dönem diyorsunuz, ama iş bırakmaya geldiğinde başkanlığı bir türlü bırakamıyorsunuz … Sonra nemi oluyor geçtiğimiz son seçimlerden ders almamışçasına şartları zorluyorsunuz , karşı liste delinmeye çalışılıyor , duygusallıklarla dolu veda yemeği belki birileri ikna olabilir mi ? Ama olmuyor . Bir kere başkanlık kısmetten çıkmış.
Sonra makara geri sarmaya başlıyor. 
Kader bu ya beyaz listedeki bazı arkadaşlarının espriyle karışık takıldığı ve ti´ye aldığı birinin önüne düşüyor top.. O kişi de halisane çıktığı bu yarışta belki de kendisinin bile tahmin etmediği bir şekilde kritik bir öneme bürünüyor.Şimdi penaltıyı kullanma sırası ona geliyor.Ve oda profesyonelce davranıp 31 Yıllık bir iktidarı bir dakika alabora ediyor.
31 yıl hizmet ettiğiniz, ömrünüzün büyük bir bölümünü verdiğiniz bir odadan efsane başkan olarak ayrılmak yerine kaybederek, kahrolarak hüzünlerle ve acıyla ayrılıyorsunuz.Söylenecek anlatılacak çok şey var aslında ama bazen susmak en büyük haykırış gibi…
Belki de S. abimin dediği gibi. Zamanı geldiğinde bulunduğumuz yerlerde artık bırakmamız gerektiğini anlayarak vedalaşarak kaybetmeden ayrılmasını bilmeliyiz . Ne dersiniz?
**
Bak şimdi Sadettin kardeşim.
Fincancı katırlarını ürkütürsen bütün fincanların kırılmasına sebep olursun. Sonra fincancı katırlarının kervanın sahipleri seni bir daha kahve içemezsin diye tehdit ederler.
Sen dersen ki benim derdim o garip katırlara uygulanan zalimce davranışı ortadan kaldırmak, kahve umurumda bile değil, işte o zaman sorun yok.
Zaten adamsın bundan gayrı da adam kalmaya devam edersin.
Seni bu yazın nedeniyle canı yürekten tebrik ediyorum.
Bir çoklarının argo sınırlarını aşarak arkalarından küfür ettiği, karşılaştıklarında yalakalıktan yüzlerinde nur kalmamış hallerinden beri olman ne de güzel.
Var ol Sadettin.
Yanlış topa girdin ama bu yanlış DOĞRU bir yanlış.

/resimler/2018-4/11/1028295913542.jpg