Bu ayrışma nedeniyle insanlar birbirlerine nefretle bakıyorlar.
Kimse kimseyi anlamaya çalışmıyor.
Farklı düşüncelere sahip olanlar birbirlerini dinlemiyorlar, anlamaya çalışmıyor.
Herkes aynı yönde düşünmek zorunda değildir.
Farklı bakış açıları olması çok normaldir.
Asgari müştereklerde buluşmayı da bilmek gerekiyor.
Ayrışmanın boyutunu anlamak işçin sosyal medyaya bakmak yetiyor.
Çoğu şişirme haber olan bir dizi paylaşım yapılıyor.
Bu paylaşımlara gösterilen tepkiler ise evlere şenlik.
Yapılan paylaşımın içeriğini okuyan yok.
Kimin paylaştığına bakıyor insanlar.
Paylaşımı yapan kişinin siyasi görüşüne göre tepkiler konuluyor.
Hakaretlerin bini bir para…
Bu gidiş hayra değildir.
Hepimiz bu toplumda yaşıyoruz.
Bireyler olarak, önce farklı görüşlere tahammül etmeyi öğrenmek zorundayız.
Farklı bakış açılarını ayrışmaya taşımak yerine, daha iyiye yolculuk olarak görmek zorundayız.
Eskiler, “İnsan bilmediğine düşmandır” derler.
Bilmediğimiz konularda fikir yürütmek yerine önce öğrenmeye çalışmalıyız.
Başkalarının bizden farklı düşünebileceğini kabul etmeliyiz.
Tartışmak normaldir.
Ancak tartışırken hakaret etmemek gerekir.
Hakaretin kavga getirir.
Kavga şiddet demektir.
Åiddet bölünme getirir.
Bölünme de felakettir.
Toplumsal barışı yeniden tesis etmemiz gerekiyor.
Çünkü sadece birilik ve beraberlik ruhuna sahip olan toplumlar büyük işler başarabilir.
Ne zaman birlikte hareket ettiysek başardık.
Çanakkale zaferi,
Kurtuluş Savaşı
15 Temmuz kalkışmasında birlikte hareket ettik.
Darbeci hainleri birlikte püskürttük.
Bundan sonrasında da başarmanın tek yolu var.
Bu da birlik ve beraberliğimize sahip çıkmaktır.